Kadın Emeği ve KADEM Öncülüğünde New York’ta Konuşuldu
ABD (İGFA) – Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM), Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’ndan sonraki en yüksek katılımlı BM etkinliği olan Kadının Statüsü Komisyonu toplantısı kapsamında düzenlenen “Kadın Emeğini Anlamak” panelinde, kadın emeği konusu farklı açılardan ele alındı.
Etkinlik, kadınların iş gücündeki kritik rolleri ve toplumsal kalkınmaya katkıları üzerinde durularak uzman konuşmacıları bir araya getirdi.
“Kadın Emeğini Anlamak” panelinde kadın emeğinin görünmeyen yönleri derinlemesine incelenirken, bakım ekonomisi, tarım işçiliği, ve dijitalleşen iş modelleri gibi konular ön plana çıktı. Türkiye’nin New York Başkonsolosu, Büyükelçi Muhittin Ahmet Yazal’ın da katılım sağladığı panele, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.
KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Doç. Dr. Saliha Okur Gümrükçüoğlu, kadınların emeğinin görünür hale getirilmesi ve adil bir şekilde devam ettirilmesinin, uygun koşullar ve fırsatlar sağlandığında mümkün olduğunu vurgulayarak, bu doğrultuda KADEM’in araştırmalar, kampanyalar, projeler ve saha çalışmaları yürüttüğünü belirtti. Gümrükçüoğlu, kadın girişimcileri destekleyen “İnovasyonda Kadın” projesi ve devlet koruması altındaki genç kızları işgücüne hazırlayan “Geleceğe İş Başı” projesiyle ilgili bilgi verdi. Ayrıca, 2023 yılında “Çalışma Hayatında Kadın” başlıklı bir çalıştay düzenlendiğini açıkladı.
Gümrükçüoğlu ayrıca iş dünyasında kadınların karşılaştığı “cam tavan” sendromu olarak bilinen yapısal engellerin önemine dikkat çekti.
“KADIN DOSTU ‘ESNEK ÇALIŞMA’ POLİTİKALARI GELİŞTİRİLMELİ”
Gümrükçüoğlu, ABD’de belirli mesleklerin hala “erkek egemen” olarak algılanmasının mesleki ayrımcılığın devam etmesine sebep olduğunu belirterek, kadınları “ideal kadın” imajına uymaya zorlayan baskıların ve yetersizlik algısının kadınları dezavantajlı duruma düşürdüğünü vurguladı. Gümrükçüoğlu, “eşit işe eşit ücret” ilkesinin ihlali, sigortasız kadın işçilerin istihdamı, sosyal güvenlik eksikliği ve kadınların yarı zamanlı işlerde baskın olması gibi sorunların hala çözüme kavuşturulması gerektiğinin altını çizdi.
Kadın emeğinin görünürlüğünü artırmanın ve kadınların ekonomik ve sosyal hayatta aktif rol oynamalarını sağlamanın hepimizin ortak sorumluluğu olduğunu belirten Gümrükçüoğlu, pandemi döneminde hız kazanan dijital ve hibrit çalışma modellerinin kadınlara yeni fırsatlar sunduğunu ancak yeni zorlukları da beraberinde getirdiğini ifade etti. Uzaktan çalışmanın iş-yaşam dengesini geliştirdiğini ancak ek ev işleri yükünü artırdığını belirten Gümrükçüoğlu, kadınların işgücündeki varlığını güçlendirmenin önemine değindi.
Sonrasında söz alan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye’nin kadın emeğini tanıyıp desteklemeye odaklı politikalar izlediğini ve kadınların ekonomik ve sosyal yapının temelini oluşturduğunu belirtti.
Göztaş, kadın emeğinin hak ettiği şekilde tanınabilmesi için özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile iş birliğinin önemine vurgu yaparak, Bakanlık tarafından desteklenen projelere örnekler verdi. Kadınların üretkenliklerinin, uyum becerilerinin ve ileri görüşlülüklerinin ekonomik alanda büyük başarılar elde ettiklerini vurguladı.
